Smyrna Agora Antik Kenti, sanatın oldukça yoğun olduğu felsefenin ilk ortaya çıktığı yer olarak biliniyor. İzmir Namazgah semti yakınlarında bulunan bu örenyeri, tanıtımının iyi yapılmaması ve devam eden kazı ve restorasyon çalışmaları sebebiyle birçok gezginin varlığından bile haberi olmadıkları yerlerden. Daha çok anıtlar ve heykellerin bulunduğu bu tarihi mekan İzmir gezisinde mutlaka görülmesi gereken yerler arasında.
[adinserter block=”1″]
Agora Açık Hava Müzesi olarak da bilinen bu Agora Antik Kenti, üç katlı olarak yapılmış dünyanın en büyük agoralarından biri olarak biliniyor. Agora Örenyeri tarihi ise, Roma dönemine kadar uzanıyor.
Agora Antik Kenti Gezisi
Agoranın batısında bulunan kapı kemeri üzerinde İmparator Marcus Aurelius’un karısı Faustina’nın kabartma portresini görebilirsiniz. Giriş kapısından içeri girdiğinizde, ”Aman burası mı Agora ? ” diyebiliyor insan. Çünkü bu tarihi yapının alt katını ilk girişte göremeyebiliyorsunuz. İlk girişte bulunan birkaç sütun ve mezar taşları sizi yanıltmasın. Alt katta daha farklı bir yer sizi bekliyor.
İçeri girip hafif sol tarafa doğru dümdüz gittiğinizde, Agoranın altına inen merdivenleri göreceksiniz. Merdivenlerden aşağı indiğinizde karşınıza ilk çıkan gürül gürül akan tarihi çeşme oluyor. (Bu çeşmeden akan su da içilmiyor). Agoranın yapıldığı dönemden günümüze kadar ulaşmış, hala faaliyette olan bu su sisteminin tam olarak kaynağının bilinmemesi sebebiyle ”Su İçilmez” diye bir de uyarı levhası bulunuyor.
Agora Antik Kenti’nin alt katında birçok anıt görmek mümkün. Agora kazılarından çıkarılmış, birçok döneme ait katmanları görebilirsiniz (Helenistik Dönem, Bizans Dönemi, Roma Dönemi ve Osmanlı Dönemi).
[adinserter block=”2″]
Agora Antik Kenti içerisinde bulunan en dikkat çeken yerler ise, Bazilika, Faustina Caddesi, Kent Meclisi ve son zamanlarda yapılmış kazılardan çıkartılan Roma Hamamıdır.
Günümüzde hala kazı çalışmalarının devam ettiği Agora’dan çıkartılan eserler, İzmir Arkeoloji Müzesi, Tarih ve Sanat Müzesinde sergilenmektedir.
Agora Örenyerinde bulunan birçok eserlerin hemen yanında bilgilendirme panoları bulunuyor. İzmir’de bulunan birçok turistik yere göre çok daha güzel bir şekilde düzenlenmiş. Panolardaki yazılar kısa, öz ve bir o kadarda önemli olduğu için tarih sevenlerin mutlaka göz atabileceği bilgiler.
Benim Agora Antik Kenti içerisinde en çok merak ettiğim yerler, kilitli kapılar arkası olmuştu. Buralara giremiyor olmanız, bu kilitli kapıların ardındaki gizemi daha da artıyor.
[adinserter block=”1″]
Son olarak, Osmanlı Döneminden kalan birçok mezar ve mezar taşlarının sergilendiği yeri de kaçırmayın.
Agora Antik Kenti Hakkında Bilgiler
Agora, ”Toplanılan yer, kent meydanı, çarşı, pazaryeri” gibi birçok anlamlara geliyor. Antik Çağ’da agoraların ticari, siyasi ve dini işlevlerinin yanı sıra sanatın yoğunlaştığı ve birçok sosyal olayın gerçekleştiği yer olarak bilinmektedir.
Büyük kentlerde genelde iki agora yer alır. Bunlardan biri devlet işlerinin görüldüğü, etrafında çeşitli kamu binalarının toplandığı devlet agorası, diğeri ise ticari faaliyetlerin yoğunlaştığı ticaret agorası olarak bilinir. Günümüzdeki bu Agora Antik Kenti, kentin devlet agorası konumunda olduğu söylenir.
Agora tarihi hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse de, M.Ö 4. yüzyılda kurulmuş olan Agora’dan günümüze gelmiş kalıntıların birçoğu, M.S 178 depreminden sonra İmparator Marcus Aurelius’un destekleriyle yeniden inşa edilen Roma Dönemi Agorası’na ait olduğu tahmin edilmektedir.
[adinserter block=”2″]
Agoranın kuzeyinde yer alan Bazilika bodrumunun doğu ve batı uçlarında görülen tonozlar Roma Dönemi mimarlığının en güzel örneklerinden kabul ediliyor.
Avludan üç sıra basamakla çıkılan zemin kat ve ahşap tabanlı ikinci kat ise, Antik Çağ’da insanların yağmur ve güneşten korunarak gezdiği yerlerden biri olarak bilinmektedir.
Grafitiler : Roma Dönemi’ne ait duvar resimleri ve yazıları olan grafitiler, bazilikanın bodrum katının duvar ve kemer ayaklarında yer alan sıvalar üzerine yapılmış. Demir ve meşe kökü karışımı bir mürekkeple çizilmiş olanların dışında, kazıma tekniği ile yapılmış olanlar da bulunuyor. En eski grafitiler olma özelliğine sahip bu resim ve yazılar, Agora Antik Kenti’nin en sevilen yerleri arasında.
[adinserter block=”1″]
BUNLARDA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Agora Antik Kenti Nerede, Nasıl Gidilir ?
İzmir Agorası’na ulaşım için en kolay yol metroları kullanmak olacaktır. Çankaya metro istasyonundan yürüyerek 5-10 dakika içerisinde Agora’ya ulaşabilirsiniz.
Agora 2020 giriş ücreti ise ; 15 TL. Müzekart burada geçerlidir. Eğer müzekartınız yoksa girişte bulunan gişelerden bu kartı alabiliyorsunuz.
Agora Antik Kenti Ziyaret Saatleri : 08:00-19:00 saatleri arasında açık olan bu antik kenti ziyaret edebilirsiniz. Kış aylarında 1-2 saat daha erken kapanabileceğini unutmayın.
İzmir Agorası çevresinde gezilecek yerler
Kemeraltı Çarşısı : İzmir’in tarihi çarşılarından biri olan Kemeraltı, İzmir gezilecek yerler listenize ekleyebileceğiniz en önemli ve en turistik yerlerden. Birçok hediyelik eşya dükkanlarıyla, alışveriş mağazaları, restoranları ve birçok cafesi ile, İzmir kültürünü en iyi algılayabileceğiniz yerlerden. Ayrıca çarşı içerisinde bulunan Kızlarağası Hanı ve Hisar Camii, çarşıyı ziyaret etmek için en güzel sebeplerden.
İzmir Saat Kulesi : Agora Antik Kenti’nden yürüyerek 10 dakikada ulaşabileceğiniz bu tarihi kule ise, İzmirlilerin buluşma noktası olarak bilinse de, etrafında daha çok turistleri görebileceğiniz yerlerden.
Tarihi Asansör : Agora’dan yürüyerek 15 dakikada ulaşabileceğiniz bu Tarihi Asansör, İzmir’de en iyi manzarayı seyredebileceğiniz yerlerden. Ayrıca, araçlarınız ile İzmir’i geziyorsanız, Konak’ta aracınızı ücretsiz olarak park edebileceğiniz en güvenli yerlerden.
Agora’dan Kadifekale’ye gitmeyi düşünüyorsanız, biraz dikkatli olun. Mümkünse arabanız ile gidin ve akşam saatlerinde Kadifekale’de bulunmayın. Genelde bu Kadifekale için bu tarz bilgiler veriliyor. Yani çok da güvenli olmadığı söylenmekte. Fakat biz dönerken tanıştığımız Kadifekaleli bir kıza göre ise, Kadifekale gerçekten güvenli ”Biz Adam Yemiyoruz” diyor bu kardeşimiz 🙂 Bu yüzden arabanız varsa mutlaka Kadifekale’ye de göz atmayı deneyin.