Kordon boyunda bulunan, bir Rum evinin restore edilmesi ile oluşturulmuş, İzmir Atatürk Müzesi, İzmir‘i ziyaret eden müze meraklıları ve Atatürk’ü daha iyi tanımak isteyenler için açılmış, oldukça özel yerlerden. Gerek müzenin mimari yapısı ve tarihi, gerekse müzede sergilenen Atatürk’ün kişisel eşyaları ile Atatürk’ün hayatını en iyi ve en detaylı şekilde öğrenebileceğiniz yerlerden.
İzmir Atatürk Müzesi Hakkında Bilgiler
Binanın mimari yapısı o döneme uygun olan Neoklasik bir tarzda yapılmış. İki katlı olan müzenin dış cephesi ise, tamamen mermer ile kaplanmış. Üst katta bir de cumba (Eski evlerde sokağa doğru çıkıntısı olan bölüm) yer alıyor. Müzenin alt katı, geleneksel kadın el işleri, giyimleri ve birçok mobilyadan oluşuyor. Halı/kilim bölümünde de seçkin kilim ve halılar sergilenmekte.
İzmir’deki en uygun fiyatlı ve en iyi konuma sahip otellere ve fırsat indirimlerine göz atmak için tıklayın.
Müze, bodrum, zemin kat, birinci kat ve çatı katından oluşuyor. Şüphesiz müzenin en önemli bölümü birinci kat oluyor. Atatürk ile ilgili birçok tablolar, aynalar birinci katta yer alıyor. Bunun yanında kütüphane, yemek salonu, banyo, yatak odası, misafir odası ve toplantı odaları da bu katta yer almakta.
Müzeden içeri girer girmez hemen sağ tarafta bulunan sinevizyon odasında, İzmir’in işgalinden kurtuluşuna kadar geçen dönem, bir filmle oldukça güzel bir şekilde anlatılıyor. Yaklaşık 5 dakika süren bu film, turistlerin pek ilgisini çekmese de başka bir yerde çok zor görebileceğiniz bu kısa filmi izleyin derim.
Müzenin girişinde hemen sol tarafta bulunan oda ise, Atatürk’ün tüm hayatını, katıldığı savaşları, aldığı zaferleri, aile hayatını tüm detayları ile anlatan bilgilendirme panoları ve kısa kısa filmlere ev sahipliği yapıyor.
Müzede bulunan en güzel yerlerden biri de, toplantı salonunda yer alan silikon heykellerdir. Bu salonda, Atatürk ve silah arkadaşlarının 1924 yılında Orduevi’nde gerçekleştirilen ”Harp Oyunları” toplantısı canlandırılmış. Hemen bu odanın sol tarafında ise, kütüphane yer alıyor.
Birinci kata çıkarken merdiven sahanlığında büyük ayna, iki büyük seramik vazo ve dökme heykel bulunuyor.
Birinci kata geldiğinizde odalara geçmeden, holde bulunan Atatürk’ün kişisel eşyalarını görüyorsunuz. Zaten birinci katta bulunan hemen hemen tüm odalarda Atatürk’ün izlerini görmek de mümkün.
O dönemin modasına uygun olacak şekilde, odalara ve salonlara, vazolar, yağlı boya tablolar ve bronz dökme heykeller ile farklı bir hava katılmış. Zeminde bulunan halı ve kilimlerin birçoğu ise, Isparta ve Uşak’tan getirtilmiş halılar olarak bilinmekte.
Atatürk Müzesi’nin Tarihi
1875-1880 tarihleri arasında müzenin bulunduğu yapı, bir halı tüccarı olarak bilinen Takfor tarafından bir ev olarak yaptırılıyor. Bir dönem sonra, 9 eylül 1922’de evin sahibi burayı terk edince, ev hazinen mülkiyetine geçiyor. Bu ev bir süre Türk ordusunun karargahı olarak da kullanılıyor.
17 şubat 1923’de İzmir İktisat Kongresi toplandığı sırada, Atatürk tüm şahsi çalışmalarını burada yürütmüş. Daha sonradan Türk ordusu, kongrenin bittiği tarihte bu binayı terk etmiş ve hazine de binayı Naim Bey’e bir otel olarak işletmesi için kiralamış.
Naim Palas olarak bilinen bu otelde, 16 haziran 1926’da, İzmir’e ziyarete gelen Atatürk ve İsmet Paşa, bir süre konaklıyor. Atatürk’ün otelin bulunduğu evi çok sevmiş olması, her İzmir’e gelişinde burada kalıyor olması da, İzmir Belediyesi tarafından bilinmekte. Yaklaşık 4 ay sonra, 13 ekim 1926 tarihinde, bina İzmir Belediyesi tarafından satın alınıyor. Binanın içerisine Atatürk’e yakışır şekilde yeni eşyalar yerleştirilerek Atatürk’e bir hediye olarak veriliyor.
Bina, Atatürk’e hediye edildikten sonra, 1930-1932 yılları arasında Atatürk, her İzmir’e gelişinde bu evde kalmış. Bu yüzden de müzenin bulunduğu yapı, Gazi Konağı olarak da bilinir.
Atatürk’ün ölümünden sonra İzmir Belediyesi, binayı ve içerisindeki eşyaları özenle korumuş. 1941 yılında ise Belediye, Atatürk Evi‘nin üst katını, müze olacak şekilde düzenlemiş. Gerek Atatürk’ün, gerekse Rıza Şah Pehlevi’nin yatak odalarından özel eşyalarına, nasıl kullanıldıysa o şekilde sergilemeye başlamış.
Evin üst katı müze olarak düzenlendikten sonra, çok geçmeden alt katta bulunan odalar ve salonlar da Atatürk Genel Kitaplığı olarak hizmete açılmış. O dönemlerde Atatürk’ün İzmir’de bindiği kayık, müzenin girişteki merdivenlerin altında sergilenmiş. Üst katta bulunan müze ise, Atatürk’e ait fotoğraflar, aynalar, heykeller, tablolar ve halılar ile donatılmış.
1967’de, Atatürk Genel Kitaplığı, yeni binasına taşındığında, bina yeniden müze olarak düzenlenmesi için Kültür Bakanlığına verilmiş. Kültür Bakanlığı binayı restore ederek yeniden düzenlemiş ve 29 ekim 1978’de törenle ziyarete açmış.
Günümüzde müzenin alt katında Etnografik eserler sergilenirken, üst katında ise, Atatürk’e ait eşyalar sergilenmekte.
İzmir Atatürk Müzesi Nerede, Nasıl Gidilir ?
Konak/Alsancak’ta bulunan müzeye birinci kordonu (Kordon Boyunu) takip ederek ulaşabilirsiniz. Ben buraya, Kemeraltı Çarşısı tarafından, yürüyerek 15-20 dakika içerisinde gelmiştim. Yani müze Konak meydanına yürüme mesafesinde diyebilirim. Ayrıca, Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi de, müzeye 5-7 dakika yürüme mesafesinde bulunmakta. Bu yüzden, müzeye ulaşım için Konak’a gelmeniz yeterli olacaktır.
BUNLARDA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
İzmir Atatürk Müzesi ziyaret saatleri ve giriş ücreti : Müze, pazartesi günleri hariç haftanın her günü 08:30-17:30 saatleri arasında açık ve müzeye girişler ücretsizdir.
Müze ziyaretiniz bittikten hemen sonra, kordon boyunca yürüyün temiz havanın keyfini çıkarın, amatör balıkçıları izleyin veya paranız çoksa denize nazır bir mekanda oturup keyif yapın. Müzenin etrafındaki bu güzellikleri kaçırmayın derim.
İzmir’in bu güzel müzesi, her yaştan turistin İzmir gezilecek yerler listesine eklemesini düşündüğüm müzelerden. Gerek Atatürk’ün hatıraları, gerekse, bilmeyenler için Atatürk’ü daha yakından tanıma fırsatı veren bu müzeyi, İzmir’e kadar gelip de görmeden geçmeyin derim.
